Çok gittim gerilere dimi,neredeyse yaklaşık 220 sene öncesine yakın..Tarih döngüsü içersinde bir de yer bildirmem lazım bu tarihle ilgili şimdi..Evet yer için Cezayir açıkları diyelim..Ama bunu anlatmadan önce o tarihten bir 11 sene daha geriye gitmek gerek yani 1785 yılına..O zamanlar Amerika yeni yeni adını denizcilikte duyurmaya başlayan ve bu alanda sağlam bir devlet olma yolunda adımlar atan bir ülkeydi..Kendi gemilerine astıkları bayrakları ile dünyada gezmeye başlayan Amerika'nın 1785 yazında Cezayir açığında bir gemisine Osmanlılar tarafından durdurularak el konuldu..Bunu takip eden yıllarda 11 tane daha gemiye aynı şekilde el koymuştur Osmanlı donanması kendi topraklarının güvenliği açısından..
Bu tabi zamanla soğuk bir siyasi savaşa dönüşmüş ve Amerika'yı iyice sinirlendirmiştir..Ki kendi meclisleri ile G.Washington arasında fikir ayrılıklarına kadar varan bir süreç olmuşur..Ve 1796 yılına girildiğinde Amerikan hükümeti bir antlaşma kararı alır..İsmi Trablus'tur ve Osmanlı'nın şimdiki ismi ile Cezayir valisi ve G.Washington arasında imzalanacaktır..Hükümlerinden bir tanesi ise dünya tarihine damga vuracak cinstendir..Çünkü buna göre Atlantik ve Akdeniz'de gemilerini bulundurup dokunulmaması için Osmanlıya yaklaşık 650 bin altın ve her sene kira bedeli gibi 12 bin altın ödeyecektir..
Neden dünya tarihini ilgilendiriyor kısmına gelirsek ise,bu antlaşma Amerika'nın kuruluşundan bugüne kadar ki ilk ve son yabancı dilde imzaladığı antlaşmadır ve tarihleri boyunca vergi vermeyi kabul ettiği tek ülke olarak Osmanlı İmp. olmasıdır..
Ama bizde Hürrem önemlidir ya da haremler veya Amerika yardakçısı bazı son dönem sadrazamlar anlatılmaktadır kitaplarımızda ve televizyon dizilerimizde..Gerçek tarihimizle ilgili bir çok şey medeni çağdaş veya gerçek başarı gizlidir nedeni birilerinin öbür hikayelerden çıkar ve güç sağlamasıdır..!!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder